Sağlığın ve güzelliğin en önemli göstergelerinden farzedilen ve vücudumuzu bütün dış etmenlere karşısında bir zırh gibi koruyan deri tabakası, mevsim koşullarından ilk elden etkilendiği için özellikle kışın özel bir bakıma ihtiyaç duyuyor. O Kadar ama sadece havaların soğuması yok nem oranının düşmesi, su tüketiminin azalması, rüzgar, hava kirliliği, güneş ışığını daha eksik aldığımız için duygu durumumuzun da stresli ışık halkası gelmesi gibi nedenler de dağıtılmış cilt hastalıklarını tetikliyor. Bunların başında da halk müziği arasında deri kuruluğu olarak aşina kseroz sorunu geliyor. Kışın deri sağlığımızı gözetmek için banyo ve duşta kullandığımız ürünlere uyarı etmeli, cildimizi nemlendiren ürünler kullanmalı, bol su içmeli ve dinç beslenmeliyiz. 
Bebekler ve yaşlıların tehlike aşağıda olduğuna değinen Sak, “Özellikle bebek ve çocuklar ile ileri yaşta olanlar, fazla sık duş alanlar, yüzme havuzuna gidenler, kuru ve sert iklim bölgelerinde yaşayanlar deri kuruluğu sorunuyla daha fazla karşılaşıyor.Kuruluk özellikle kollarda ve bacaklarda daha bariz oluyor. Bu bölgelerde daha az yağ bezi bulunur. Yüz, öteki gövde bölgelerine göre daha su geçirmezdir. Deri geçirgenliğinde ise lipitlerin (yağların) kritik rolü vardır. Sık duş alındığında doğal cilt lipitlerinin her yerde oluşabilmesi için tatmin edici vakit olmadığı için kuruluk bilhassa yağ bezleri daha az olan kol ve bacaklarda keskin olur. Tedavi edilmeyen cilt kuruluğu pullanma, soyulma, kaşıntıya sebep olabiliyor. Kuruluk bu evreye gelmeden önce cildiye uzmanına danışmak gerekir. Kişinin şikayetleri, belirtilerin süresi ve şiddetinin tedavi şeklini belirliyor. Bazen sadece nemlendirici tatmin edici olurken kimi durumlarda antihistaminik ilaçlar, topikal kortikosteroid kremler kullanmak gerekir. Rastgele nemlendirici uygulamak doğru değildir. Hastanın cilt tipine ve şikayetlerine yerinde nemlendiriciler kullanılmalıdır. 
Mevsimsel nedenlere emrindeki olarak gelişen cilt kuruluğunun yanı sıra pandemi döneminde çok sık sabun ve dezenfektan kullanımı sebebiyle kontakt egzama şikayetlerinde çoğalma yaşanıyor.Tedavi edilmezse kaşıntı, kızarıklık, çatlaklar ve soyulmalar ile ilerliyor. Kuruluğu önlemek için soğuk havalarda açıkta kalan bölgeleri, bilhassa ellerimizi eldivenle korumamız gerekir. Sık duş olmak ceset hijyeni için gerekli olsa da uzun süren, banyo köpükleriyle yapılan ve çok sıcak suyla alınan duşlar deri kuruluğunu artırır. bu nedenle banyo ve duş süresi kısa tutulmalı, duştan çıktıktan daha sonra mutlaka cilt tipine yerinde nemlendiriciler kullanılmalıdır. Sabunlar deriyi kuruttuğundan pH’ı 5.5 sabunsuz temizleyiciler ya da yağ ve gliserin oranı yüksek sabunlar kullanılmalı. Özellikle Kovid-19 pandemisi nedeniyle hayatımıza dahil olan dezenfektanların aşırı kullanımından, deterjan, aseton ve kimyasallarla aşırı temastan kaçınılmalıdır. Fazla dezenfektan kullanımı da cildi kurutan faktörler arasındadır. Çok rahat giysiler sürtünmeye yan deride kuruluk ve tahrişe neden olabileceğinden kıyafet seçimine de dikkat edilmelidir. 
Bilhassa ofis ortamında çalışanlar, klimanın neden olduğu düşük neme bağlı deri kuruluğundan korunmak için ortamın nem oranına özen göstermelidir.Cilt kuruluğunu alıkoymak için dikkat edilmesi gereken en manâlı nokta bol su tüketimidir. Yalnızca suyla yok, bitki çayları ya da meyve sularından da zorunlu akıcı ihtiyacı karşılanabilir. Su dışında yediğimiz besinler de deri kuruluğuna etki eder. Şipşak oluşan kilo kayıpları, dengesiz beslenme deride kuruluğa neden olur. Bilhassa bol meyve ve sebze tüketimi deri sağlımız için gereklidir. Doymamış yağ asitlerinden (zeytinyağı) varlıklı gıda de cilt kuruluğunu önlemede avantaj sağlar. Yemeklerde tatmin edici miktarda zeytinyağı tüketmekte de üstünlük vardır..
Bebekler ve yaşlıların tehlike aşağıda olduğuna değinen Sak, “Özellikle bebek ve çocuklar ile ileri yaşta olanlar, fazla sık duş alanlar, yüzme havuzuna gidenler, kuru ve sert iklim bölgelerinde yaşayanlar deri kuruluğu sorunuyla daha fazla karşılaşıyor.Kuruluk özellikle kollarda ve bacaklarda daha bariz oluyor. Bu bölgelerde daha az yağ bezi bulunur. Yüz, öteki gövde bölgelerine göre daha su geçirmezdir. Deri geçirgenliğinde ise lipitlerin (yağların) kritik rolü vardır. Sık duş alındığında doğal cilt lipitlerinin her yerde oluşabilmesi için tatmin edici vakit olmadığı için kuruluk bilhassa yağ bezleri daha az olan kol ve bacaklarda keskin olur. Tedavi edilmeyen cilt kuruluğu pullanma, soyulma, kaşıntıya sebep olabiliyor. Kuruluk bu evreye gelmeden önce cildiye uzmanına danışmak gerekir. Kişinin şikayetleri, belirtilerin süresi ve şiddetinin tedavi şeklini belirliyor. Bazen sadece nemlendirici tatmin edici olurken kimi durumlarda antihistaminik ilaçlar, topikal kortikosteroid kremler kullanmak gerekir. Rastgele nemlendirici uygulamak doğru değildir. Hastanın cilt tipine ve şikayetlerine yerinde nemlendiriciler kullanılmalıdır. 
Mevsimsel nedenlere emrindeki olarak gelişen cilt kuruluğunun yanı sıra pandemi döneminde çok sık sabun ve dezenfektan kullanımı sebebiyle kontakt egzama şikayetlerinde çoğalma yaşanıyor.Tedavi edilmezse kaşıntı, kızarıklık, çatlaklar ve soyulmalar ile ilerliyor. Kuruluğu önlemek için soğuk havalarda açıkta kalan bölgeleri, bilhassa ellerimizi eldivenle korumamız gerekir. Sık duş olmak ceset hijyeni için gerekli olsa da uzun süren, banyo köpükleriyle yapılan ve çok sıcak suyla alınan duşlar deri kuruluğunu artırır. bu nedenle banyo ve duş süresi kısa tutulmalı, duştan çıktıktan daha sonra mutlaka cilt tipine yerinde nemlendiriciler kullanılmalıdır. Sabunlar deriyi kuruttuğundan pH’ı 5.5 sabunsuz temizleyiciler ya da yağ ve gliserin oranı yüksek sabunlar kullanılmalı. Özellikle Kovid-19 pandemisi nedeniyle hayatımıza dahil olan dezenfektanların aşırı kullanımından, deterjan, aseton ve kimyasallarla aşırı temastan kaçınılmalıdır. Fazla dezenfektan kullanımı da cildi kurutan faktörler arasındadır. Çok rahat giysiler sürtünmeye yan deride kuruluk ve tahrişe neden olabileceğinden kıyafet seçimine de dikkat edilmelidir. 
Bilhassa ofis ortamında çalışanlar, klimanın neden olduğu düşük neme bağlı deri kuruluğundan korunmak için ortamın nem oranına özen göstermelidir.Cilt kuruluğunu alıkoymak için dikkat edilmesi gereken en manâlı nokta bol su tüketimidir. Yalnızca suyla yok, bitki çayları ya da meyve sularından da zorunlu akıcı ihtiyacı karşılanabilir. Su dışında yediğimiz besinler de deri kuruluğuna etki eder. Şipşak oluşan kilo kayıpları, dengesiz beslenme deride kuruluğa neden olur. Bilhassa bol meyve ve sebze tüketimi deri sağlımız için gereklidir. Doymamış yağ asitlerinden (zeytinyağı) varlıklı gıda de cilt kuruluğunu önlemede avantaj sağlar. Yemeklerde tatmin edici miktarda zeytinyağı tüketmekte de üstünlük vardır..