Milli yemeklerin; bir milletin tarihinin, geleneklerinin ve değerlerinin ayrılmaz parçalarından biri olduğunu biliyoruz. Bu anlamda mutfak kültürünün, kültürlerarası alışverişte manâlı bir rol oynadığı ve gastrodiplomasi alanına katkı maddesi sağladığı çıkarımını gerçekleştirmek yanlış olmaz. Buna ilave olarak, dünyada First Lady olarak anılan lider eşlerinin, ayrıca sosyal keza de siyasal yaşamda her zaman ön planda olduğu ve öncülük ettikleri projelerle ülkelerini diplomatik ilişkilerde ve daha o kadar fazla alanda temsil ettiği bir gerçek. Peki fakat günümüzde devletlerin, mutfak kültürlerini diplomasi alanına yansıttıkları “gastrodiplomasi” kavramı ve First Lady’lerin gastrodiplomasi alanında yapmış olduğu araştırmalar hakkında ne dek veri sahibisiniz? Yazımızda gastrodiplomasinin önemine ve bu konuda yapmış olduğu çalışmalarla anılan, dünyanın en başarılı First Lady’lerini listelemek istedik.Dünyada gastrodiplomasiye dair en eski örneklerin Antik dönemde var olduğu bilinse de bunun siyasi bir şiddet arabulucu olarak kullanılmasına yönelik çalışmalar ilk olarak Tayland’da başlatılmış ve daha sonra Peru, Tayvan, Çin, Japonya gibi öteki dünya ülkelerine yayılmıştır. öte taraftan uluslararası ilişkilerin belirlenmesinde son derece manâlı bir role sahip olan First Lady’ler de yemek kültürünün politik yaşama katkısına ve sağladığı prestije düşüncesiz kalmamış; gastrodiplomasiyi ön plana çıkaracak projelere yer vermişlerdir. İşte ülkesini gastrodiplomasi alanında gururla temsil eden ve ülke imajınını güçlendirmeye karşın başarılı çalışmalara imza atan örnek First Lady’ler! Tarih her tarafında çok uluslu çoğu medeniyete ev sahipliği yapması nedeniyle Anadolu toprakları, dünyanın en varlıklı mutfaklarından birine sahiptir. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan da Türk kültürünün zenginliğini uluslararası alanda duyurabilmek namına oldukça kayda değer çalışmalara öncülük eden First Lady’ler arasında yer almaktadır.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın himayesinde hazırlanan Türk Mutfağı Asırlık Tariflerle kitabı, gastronomi alanında yeni bir köprü kuracağı düşünülen benzersiz bir kaynak olmasının yanı sıra Türk mutfağının zenginliğini kanıtlayan en önemli eserlerden biri olarak ön plana çıkmaktadır. Alanında uzman şef ve akademisyenlerin katkıları ile hazırlanan yemek kitabında, geleneksel Türk mutfağına özgü 218 adet yemek yemek yer almaktadır. Buna ilave olarak kitap, Anadolu mutfağına ait yemeklerin atıksız olarak nasıl hazırlanabileceğine dair örnekler ve dinç beslenmeye karşın uzman görüşlerini de içermektedir. Titiz bir çalışmanın sonucu olarak ortaya konulan bu eserin ilk olarak “Turkish Cuisine With Timeless Recipes” ismiyle İngilizce olarak milletlerarası alanda yayınlanması ve sonra İspanyolca, Arapça gibi diğer dünya dillerine çevrilerek gastrodiplomasi alanında yapılacak yeni çalışmalara öncülük etmesi bekleniyor. Ülkesi Güney Kore’nin gastrodiplomasi çalışmalarına önderlik eden First Lady Kim Yoon-ok da Kore mutfağının küresel alanda tanıtımı için manâlı projelerin içinde bulunmuştur. Kim Yoon-ok açıklamalarında, mutfağın bir ulusun marka değerini temsil ettiğinin altını çizerken Kore hükümetinin en manâlı görevlerinden birinin Kore mutfağının küresel ölçekte tanıtılması olduğuna da aksan yapmıştır. Gastrodiplomasinin ulusal marka değeri oluşturmada kayda değer katkıları olduğunu düşünen Kim Yoon-ok’un da yer aldığı “Global Hansik Kampanyası” ise Güney Kore’nin gastrodiplomatik alandaki kıymetli çalışmalarından yalnızca bir tanesidir. 2008 yılında Korean Food Expo’da hayata geçirileceği duyurulan kampanya, New York’un en manâlı kültür merkezlerinden biri olan Manhattan’da Güney Kore lezzetlerinin yer alacağı bir restoran açmayı hedeflemekteydi.Ne var fakat, yapılabilirlik raporunun sonuçlanması ile birlikte projenin uzun vadeli başarıya ulaşması için eksiklikler olduğuna karar verilmiş ve First Lady Kim Yoon-ok kadar desteklenen proje bir süreliğine rafa kaldırılmıştır. Kim Yoon-ok’un gastrodiplomasi çalışmalarına verilebilecek bir öteki misal de 2019 yılında Kore Savaşı’na katılan Amerikan gazilerine yemek hazırlamasıdır. Bu proje, Kim Yoon-ok’un keza siyasi ilişkileri kuvvetlendirme hem de Kore mutfak kültürünü dünyaya tanıtma noktasında attığı en kayda değer adımlardan biridir. Hollanda Kralı Willem – Alexander’ın eşi ve Hollanda’nın ilk konsort kraliçesi olan Maxima, ülke genelinde yoksulluğun önlenmesine yönelik çalışmalara liderlik eden First Lady’lerden biri. Toplumda yiyecek güvenliğinin sağlanmasını ve ülkede yaşayan bütün vatandaşların bundan eşit ölçüde yararlanabilmesini isteyen Máxima, bu konuda öncülük ettiği çalışmaları sürdürmekte ve bu tür projelerin çoğalmasını istediğini sık sık dile getirmektedir.Devlet Bakanı Barack Obama’nın eşi Michelle Obama, ülkesinde First Lady’lik görevini üstlendiği dönem baştan başa ismi o kadar çok etkin projede yer alan kadınlardan… Michelle Obama önderliğinden gerçekleştirilen ve gastrodiplomatik alanda ses getiren en önemli kampanyalardan biri ise First Lady’nin çocukluk çağı obezitesine karşısında başlatmış olduğu Let’s Move hareketi. Ülkede Tip2 diyabete sahip çocuk sayısını azaltmaya yönelik başlatılan bu kampanya, ebeveynlere çocuklarının yiyecek seçimlerini yapma noktasında yardımcı olmak; okullarda öğle aralarında dinç yiyeceklerin bulunmasını ve bu yiyeceklerin bütçe dostu olmasına itina kullanmak ve çocukları egzersize karşın desteklemek gibi amaçları içermiştir. 2018 yılında çocukların tüketebileceği tüm gıdaların etiketlerinde obeziteye aleyhinde farkındalık uyandıracak metinlerin yer almasında da 2010 yılında başlatılan Let’s Move projesinin büyük etkisi olmuştur. Michelle Obama döneminde Amerika Birleşmiş Devletleri’ni gastrodiplomasi alanında daha zinde bir konuma yükseltmeye karşın yapılan çalışmalardan bir diğeri de eski ABD Dışişleri Bakanı ve First Lady Hillary Clinton’ın da destekçilerinden biri olduğu “Diplomatik Mutfak Ortaklığı” adlı programdır.Bu çalışma, Amerika’nın geleneksel tatlarının dünya ülkelerine tanıtılmasına karşın yapılan en iyi girişimlerden bir parça başına olmuştur. Ukrayna Devlet Başkanı Vlodimir Zelenski’nin eşi Olena Zelenska da ülkesini gastrodiplomasi alanında başarıyla temsilci First Lady’ler arasında yer alıyor. Okullarda gıda reformuna yönelik projelerde ismi yer alan Olana Zelenska, 1 Eylül 2021 tarihinde yürürlüğe giren yeni gıda standartlarının onaylanmasında da manâlı rol oynamıştır. Olena Zelenska’nın girişimi ile gerçekleştirilen beslenme reformu ile öncelikli olarak, Ukrayna’da bulunan tüm okullarda yeni bir mektep menüsü oluşturulmuştur. CultFood’un en ünlü şeflerinden biri olan Yevgen Klopotenko öncülüğünde geliştirilen bu yeni menüde, keza geleneksel Ukrayna mutfağından ayrıca de dünya mutfaklarından farklı lezzetler yer almıştır. Projenin ismini duyurabilmek ve bütün dünyaya misal olmasına imkan karşılamak adına Olena Zelenska ve Yevgen Klopotenko, mektep menüsünde bulunan kahvaltılardan birini bir canlı yayında birlikte hazırlayarak izleyicilere sağlıklı ve farklı alanlara yönlendirilmiş beslenmenin önemine karşın data vermişlerdir.